top of page

Terörizmin Finansmanı Suçu (Örgüte Para Aktarmak)

6415 sayılı Kanun’u simgeleyen bilgisayar ekranı ve yanında kalem ile not defteri, terörizmin finansmanı konusunu vurgulayan gerçekçi görsel.
6415 sayılı Kanun’u simgeleyen bilgisayar ekranı ve yanında kalem ile not defteri, terörizmin finansmanı konusunu vurgulayan gerçekçi görsel.

Terör, cebir ve şiddet kullanarak; devletin bölünmez bütünlüğünü bozan, ülkenin güvenliğini ve kamu düzenini tehlikeye sokan çeteler topluluğudur. Terör, günümüzde çoğu ülkenin başlıca sorunlarındandır. Ülkemiz terörle mücadele kapsamında 3713 ve 6415 sayılı özel kanunlar çıkarmıştır. 3713 sayılı kanun terörle mücadele kapsamındaki suçları incelerken; 6415 sayılı kanun ise terörizmin finansmanı suçunun önlemesini kapsar.


3. Madde: Fon Sağlanması veya Toplanması Yasak Fiiller


6415 sayılı kanunun ikinci bölümünün 3. maddesinde fon sağlanması veya toplanması yasak fiilleri göstermektedir. İlk başta konuyu daha net anlamak adına fon nedir kısaca ondan bahsedelim: Fon, para veya değeri para ile temsil edilebilen taşınır veya taşınmaz, maddi veya gayri maddi her türlü mal, hak, alacak ile bunları temsil eden her türlü belge.


6415 sayılı kanunun 3. maddesi uyarınca terörizmin finansmanı suçunu oluşturan fiiller:


  • Bir halkı korkutmak veya sindirmek ya da bir hükûmeti veya uluslararası kuruluşu herhangi bir eylemi gerçekleştirmeye veya gerçekleştirmekten kaçınmaya zorlamak amacıyla, kasten öldürme veya ağır yaralama fiilleri.

  • 2/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamında terör suçu olarak kabul edilen fiiller.

  • Türkiye’nin taraf olduğu bazı uluslararası sözleşmelerde yasaklanan ve suç olarak düzenlenen fiiller.


4. Madde: Terörizmin Finansmanı Suçu (Suç Unsurları ve Cezası)

 6415 sayılı kanunun 4. maddesinde suçun unsurları ve cezası düzenlenmiştir.


MADDE 4 – (1) 3 üncü madde kapsamında suç olarak düzenlenen fiillerin gerçekleştirilmesinde tümüyle veya kısmen kullanılması amacıyla veya kullanılacağını bilerek ve isteyerek belli bir fiille ilişkilendirilmeden dahi bir teröriste veya terör örgütlerine fon sağlayan veya toplayan kişi, fiili daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, beş yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) (Ek:27/12/2020-7262/36 md.) Birinci fıkrada sayılan fiillerin, örgütü kuran veya yöneten ya da örgüt üyesi tarafından gerçekleştirilmesi hâlinde bu kişiler hakkında örgüt kurmak, yönetmek veya örgüte üye olmak suçları uyarınca verilecek ceza üçte birine kadar artırılır.

(3) Birinci fıkra hükmüne göre ceza verilebilmesi için fonun bir suçun işlenmesinde kullanılmış olması şartı aranmaz.


(4) Bu madde kapsamına giren suçların kamu görevinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.

(5) Suçun bir tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde, bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur.

(6) Suçun, yabancı bir devlet veya uluslararası bir kuruluş aleyhine işlenmesi hâlinde, soruşturma ve kovuşturma yapılması Adalet Bakanının talebine bağlıdır.

(7) 3713 sayılı Kanunun soruşturmaya, kovuşturmaya ve infaza ilişkin hükümleri, bu suç bakımından da uygulanır.

(8) (Ek: 14/4/2016-6704/29 md.) Bu suç bakımından 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun;

a) 133 üncü maddesinde yer alan şirket yönetimi için kayyım tayini,

b) 135 inci maddesinde yer alan iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması,

c) 139 uncu maddesinde yer alan gizli soruşturmacı görevlendirilmesi,

ç) 140 ıncı maddesinde yer alan teknik araçlarla izleme,

tedbirlerine ilişkin hükümler uygulanabilir. (Ek cümle:27/11/2020-7262/36 md.) Ayrıca, 13/11/1996 tarihli ve 4208 sayılı Kanunda yer alan hükümlere göre kontrollü teslimat tedbirine karar verilebilir.



TERÖRİZM FİNANSMANI SUÇU İÇİN 50 TL YETERLİ


Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26/02/2019 tarih ve 2019/137 karar numaralı ilamında “PKK silahlı terör örgütünün varlığını koruma, 6415 sayılı Kanun’un 3. maddesinde fon sağlaması ve toplaması yasaklanan fiilleri gerçekleştirebilmesi ve bu husustaki örgütsel faaliyetlerini sürdürebilmesi amaçlarına uygun olarak, sanık …’nın örgütün kırsalda faaliyetlerini gösteren mensuplarınca verilen 330 TL karşılığında satın alınmasını istedikleri 5 kg peynir, 10 kg zeytin, 4 çift mekap ayakkabı, 5 kg makarna, 5 kg şeker, 10 kg un ve bir miktar çay, tütün, tuz, bant ve çoraptan ibaret malzemelerinin satış bedelinin verilen parayla karşılanmaması üzerine kendi cebinden ilave ettiği 50 TL’nin niteliği itibariyle 6415 sayılı Kanun’un c bendinde tanımlanan “fon” kapsamında kaldığı anlaşıldığından, eylemin bir bütün halinde aynı Kanun’un 4. maddesinde düzenlenen terörizmin finansmanı suçunu oluşturduğunun kabulü gerekmektedir.”  

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 12/03/2019 tarih ve 2019/202 karar sayılı ilamında “6415 sayılı Kanun’un 4. maddesinin birinci fıkrasında; aynı Kanun’un 3. maddesi kapsamına giren suçların işlenmesinde tümüyle veya kısmen kullanılması amacıyla veya kullanılacağı bilinerek, terör örgütlerine veya bir teröriste fon sağlanması veya toplanması yasaklanmakta ve yaptırıma bağlanmaktadır. Bu düzenlemeye göre, terörizmin finansmanı suçunun oluşabilmesi için, 3713 sayılı Kanun’un 3 ve 4. maddelerinde düzenlenen terör suçlarında veya 6415 sayılı Kanun’un 3. maddesinde belirtilen suçların işlenmesinde kullanılacağını bilerek ve isteyerek belli bir fiille ilişkilendirilmeden dahi bir teröriste veya terör örgütüne fon sağlanması veya toplanması yeterlidir.

Aynı maddenin ikinci fıkrasında ise; terörizmin finansmanı suçundan ceza verilebilmesi için, fonun bir suçun işlenmesinde kullanılmış olması şartı aranmamakta, fonun sağlanması veya toplanması yeterli kabul edilmektedir. Bu bakımdan, terörizmin finansmanı suçu bir tehlike suçudur. Zira, fonun sağlanması veya toplanmasının yarattığı tehlike cezalandırılmakta ve başkaca bir zarar ya da netice öngörülmemektedir. Öte yandan; belli bir terör suçunu işlemek amacıyla terör örgütü mensubuna finans sağlayan kimse, işlenmesi amaçlanan suçu işlemeye azmettirme dolayısıyla, terörizmin finansmanı suçu yanında ayrıca TCK’nun 38. maddesi hükmüne istinaden azmettirdiği suçtan da cezalandırılacaktır.”


TERÖRİZM FİNANSMANI ve UNSURLARI

Bir elden diğerine para aktarımını gösteren, fon sağlama ve toplama suçunu simgeleyen görsel.
Bir elden diğerine para aktarımını gösteren, fon sağlama ve toplama suçunu simgeleyen görsel.

Terörizm finansmanı 6415 sayılı kanunda “fon sağlanması ve toplanması” ve 3713 sayılı kanunun 8. maddesinde de “terörün finansmanı” olarak düzenlenmektedir.

Fon Sağlama: Bu eylem, failin kendi ya da başkalarının malvarlıklarından terör örgütü için ekonomik değeri olan bir kaynağı aktarması olarak tanımlanabilir. Bu fonlar, doğrudan maddi olabileceği gibi, silah ya da cephane gibi ekonomik değeri olan diğer öğeler de olabilir. Ancak, terör örgütüne silah sağlamak, doğrudan terörizmin finansmanı suçunu oluşturmaz, çünkü bu eylem TCK’nın 315. maddesinde ayrı bir suç olarak düzenlenmiştir.

Fon Toplama: Fon toplama ise failin, kendi malvarlığından değil, başkalarından toplanan fonları terör örgütlerine aktarmasıdır. Bu, üçüncü şahıslardan bir şekilde toplanan paraların örgüte iletilmesi anlamına gelir. Fon toplamanın önemli bir özelliği, bağış yapan kişilerin bu paraların terör amaçlı kullanılacağını bilip bilmemeleri veya buna zorlanıp zorlanmadıklarıdır. Bu bağlamda, parayı toplayan kişi suç işlemiş olur; ancak, parayı bağışlayanlar sadece iyi niyetle hareket ettikleri için suçtan sorumlu tutulamazlar


a) Maddi Unsur

 Fon sağlamak; failin kendi malvarlığından veyahut başkasının malvarlığından fon sayılabilecek ekonomik değeri olan tutarı aktarmaktır. Fon toplamak ise failin ise başka kişilerden örgüt adına temin etmesi diye tanımlayabiliriz.

Terörizmin finansmanı suçu, failin bir terör örgütü için maddi kaynak sağlamasını ya da bu kaynakları toplamasını gerektiren bir suçtur. Bu suç, icrai bir suç olarak tanımlanır, yani failin aktif bir şekilde hareket etmesi beklenir. Suçun oluşabilmesi için, bu hareketlerin fiilen gerçekleştirilmesi yeterlidir. Bu bağlamda, terör eylemlerine kullanılacak fonların toplanması ya da sağlanması, suçun oluşumu için tek başına yeterlidir; bu fonların gerçekten kullanılmamış olması, suçun varlığını ortadan kaldırmaz. Dolayısıyla, bu suç tehlike suçu olarak kabul edilir, çünkü suçun gerçekleşmesi için herhangi bir zararın meydana gelmesi gerekmemektedir.

Suçun Hareket Yapısı

Terörizmin finansmanı suçu, seçimlik hareketli bir suç olarak tanımlanır. Yani kanunda yer alan hareketlerden birinin gerçekleştirilmesi, suçun oluşması için yeterlidir. Örneğin, yalnızca fon sağlamak ya da yalnızca fon toplamak suçun oluşumuna yol açar. Ayrıca, bu suç netice suçlarından farklı olarak, gerçekleştirilen hareketin bir zarar doğurması veya belirli bir sonuca ulaşması gerekmez. Suç, terör eylemlerinin finansmanına yönelik fon sağlandığında ya da toplandığında, diğer bir deyişle, herhangi bir zarar ortaya çıkmadan da suç oluşur.

Suçun Hukuki Niteliği ve Uygulama

Yargıtayın yerleşik kararlarına göre, terör örgütlerine yapılan desteklerin, örneğin geçici barınma sağlama ya da gıda temin etme gibi eylemler, terörizmin finansmanı suçu kapsamında değerlendirilemez. Bu tür eylemler, örgüte yardım suçunu oluşturur. Çünkü burada sağlanan yardımlar, doğrudan maddi bir fon aktarımı olarak kabul edilmez; bu durum TCK’nın 220/7. maddesinde düzenlenmiştir:

“Örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişi, örgüt üyesi olarak cezalandırılır. Örgüt üyeliğinden dolayı verilecek ceza, yapılan yardımın niteliğine göre üçte birine kadar indirilebilir.”

Sonuç olarak, terörizmin finansmanı suçunun temel unsurları, failin bir terör örgütü için fon sağlama veya toplama faaliyetinde bulunmasıdır. Bu suç, ciddi bir tehlike oluşturur ve zararın doğmamış olması dahi suçun gerçekleştiği anlamına gelir

b) Manevi Unsur

Terörizmin finansmanı suçu, aslında oldukça net bir kavramdır. Bu, bir kişi veya grubun terör eylemlerine katkıda bulunmak amacıyla maddi kaynak sağlaması ya da toplaması anlamına gelir. Ama bu işin içinde, yalnızca para değil, terör örgütlerinin ihtiyacı olan her şey de olabilir; silah, cephane, vb. Yani teröristlere yardım etmenin suç sayılabilmesi için, sadece bir şey vermek yeterli değil, o şeyin terör faaliyetlerinde kullanılacağını bilmeniz gerekir.

İşte burada önemli olan nokta şu: Kast, yani suçun bilerek ve isteyerek yapılması, bu suçun temelini oluşturur. Yani, "Ben sadece para verdim, ne olacak ki?" diyemezsiniz. Çünkü bu para, terör için kullanılıyor ve bunu bilerek yapmanız gerekiyor. Bu yüzden, terörizmin finansmanını işlemek için sadece olası kast değil, doğrudan kast gerekir. Başka bir deyişle, terörizmin finansmanı suçunda niyet çok önemli!


Meslek Etiğiyle Yardım Etmek Suç Değildir

Şimdi, hepimiz insanız ve bazen yardım etmek zorunda kalabiliriz. Ama şunu bilmekte fayda var: Eğer bir doktor, mesleki etik gereği yaralı bir teröristi tedavi ediyorsa, bu eylem suç oluşturmaz. Yani insani amaçlarla yapılan yardımlar, terörizmin finansmanı suçu kapsamında sayılmaz. Meslek etiği gereği yapılan yardım, bir suç değildir. Ama burada, "Ben teröristlere yardım ediyorum" niyeti yoksa, suç yok demektir.

Suçun Faili Kim Olur?

Terörizmin finansmanı suçunun failinin kim olabileceğini de bilmek önemli. Bu suç, sadece terör örgütlerinin yöneticileri ya da üyeleri tarafından işlenmez. Yani, sıradan bir vatandaş da bu suçu işleyebilir. Ancak, burada bir fark var: Eğer fail bir kamu görevlisi ise, ceza daha ağır olabilir. Bu da suçun nitelikli hali olarak kabul edilir.

Örgüt Üyesi Olmak ve Ceza Durumu

Eğer bir kişi terör örgütü üyesi ise ve bu kişi teröristlerin faaliyetleri için fon sağlıyor veya topluyorsa, bu durumda daha ağır bir ceza söz konusu olabilir. Çünkü, bu kişi zaten örgüt üyesidir ve fon sağlama, terör örgütüne üye olmak suçunu da beraberinde getirebilir. Yani, terörizmin finansmanını sağlarken aynı zamanda örgüt üyeliği suçunu da işlemiş olurlar.

Ceza Artırımı Yok: Neden?

Son olarak, terörizmin finansmanı suçunun cezasının artırılmasına ilişkin bir durum var. Bu suç, 3713 sayılı Kanun kapsamında sayılan suçlar arasında yer almadığı için, ceza artırımı uygulanmaz. Yani, ceza zaten belirlenmişse, bu cezayı artırmak mümkün değildir. Ancak, terör örgütüne üye olma suçunun cezası daha ağır olabiliyor.

Kısacası, terörizmin finansmanı, ciddi bir suç olsa da, bunun işlenebilmesi için failin gerçekten niyetli olması gerekir. Yardım amacıyla yapılan eylemler ya da meslek etiğiyle yapılan müdahaleler suç oluşturmaz. Ama örgüt mensubu olarak ya da kasıtlı olarak teröristlere finansman sağlamak, çok ciddi cezalara yol açar.

Halk arasında da yaygın olarak duyduğumuz "terörizmin finansmanı suçu" aslında sadece para vermekle değil, niyetle alakalıdır. Kimse, sadece "sadece yardım ediyorum" diyerek bu işten sıyrılamaz. Terörizmin finansmanı suçuyla karşı karşıya kalmamak için, yasal haklarınızı ve sorumluluklarınızı doğru bir şekilde anlamak önem arz eder.

Yorumlar


bottom of page